25 Mart 2010 Perşembe

Kaskonuz var ama bunlardan haberiniz var mı?

Birçok kasko şirketinin mini onarımlar vererek kasko hasarsızlığının bozulmadan onarımların yapılmasını sağladığını biliyor muydunuz?

Birçok kullanıcı yaptırdığı kaskonun ne gibi avantajları olduğu hakkında bilgi sahibi değil. Kasko sözleşmesinde yer alan klozlar hakkında bilgisi olmayan vatandaşlar, araçlarındaki mini hasarları kasko hasarsızlığının ortadan kalkmaması kendi ceplerinden karşılıyorlar. Ancak kasko sözleşmeleri incelendiğinde birçok mini hasar kasko hasarsızlığı iptal olmadan onarılabiliyor. Bu onarımları kasko şirketinin belirlediği servislerde ücretsiz olarak gerçekleştirilebiliyor. Gerçekleştirilen onarımlar kasko sözleşmesinde belirli limitlerle sınırlı. Birçok kasko şirketi boya hasarlı kaporta göçük düzeltme, boya tamiri (Tampon sıyrıkları, anahtar çizikleri, kapı vurukları), döşeme tamiri (Deri, halı, kumaş, plastik üzerindeki yanık, yırtık, çizikler), ön cam tamiri (Her tipte kırıklar, 10 cm'ye kadar çatlaklar), leke çıkarma, plastik tampon tamiri gibi ufak ama can sıkan hasarları yetkili servisler aracılığıyla ücretsiz ve hasarsızlık bozulmadan yaptırmanıza imkan sağlıyor.

Kasko yaptırmadan önce mutlaka mini onarımlar hakkında acentanızdan bilgi alınız.

19 Mart 2010 Cuma

Dört araçtan üçünün kaskosu yok

Bağımsız ve tarafsız karşılaştırma platformu Enuygun.com’un yaptığı analizlere göre yaklaşık olarak Türkiye’de 20 yaş üzeri her dört kişiden biri trafikte araç kullandığı için hem maddi hem de bedeni olarak risk altında.

TÜİK verilerine göre 2009 yılı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı yaklaşık 14,5 milyon taşıt var. 20 yaş üzeri Türkiye nüfusu ise yaklaşık 47,5 milyon. Traktör gibi trafikte çok yer almayan özel amaçlı taşıtlar bu gruptan çıkarılırsa Türkiye’de her dört kişiden biri araç sahipliği nedeniyle risk altında.

Türkiye’de motorlu taşıtlara yönelik sigortalarda en önemli grubu “zorunlu trafik sigortası” ve “kasko” oluşturuyor. Kanunen zorunlu olduğu ve eksikliğinin tespiti halinde aracın trafikten çekilmesi ile sonuçlandığından dolayı, zorunlu trafik sigortası yaptırmış olanların sayısı kasko yaptırmış olanlara göre oldukça fazla. Ancak bu durum ne yazık ki araç sahibinin sadece maddi riskini bir miktar azaltabiliyor.

Zorunlu trafik sigortası araç sahibinin herhangi bir kaza anında karşı tarafa verebileceği maddi ve bedeni zararları belirli limitler dahilinde güvence altına alan bir sigorta türü. Ancak sigortalı araç sahibinin kaza anında kendisinin karşılaştığı maddi ya da bedeni zararları karşılamıyor. Üstelik araca gelebilecek zararlar sadece trafik kazası sırasında oluşmuyor. Park halinde iken bir cismin araca çarpması, deprem, sel ve su baskını gibi doğal afetler ya da aracın çalınması gibi riskler de söz konusu. Araç sahibinin bu ve benzeri riskleri güvence altına alabilmesi için kasko poliçesi yaptırmış olması gerekiyor.

OTOMOBİLLERDE KASKO ORANI DAHA DÜŞÜK

Enuygun.com Baş Analisti Betül Sungurlu, her dört araçtan yalnızca birinin kaskosu bulunduğuna dikkat çekiyor: “Türkiye Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği’nin (TSRSB) hazırladığı geçici sektör verilerini kasko açısından incelediğimizde ve 2009 yılı sonu itibariyle otomobil, minibüs, otobüs, kamyon, kamyonet ve motosiklet gibi trafikte sıklıkla bulunan araçlar için kesilen kasko poliçe adetlerini baz aldığımızda, ülkemizde yaklaşık olarak her dört araçtan sadece birinin kaskosu bulunduğunu söyleyebiliriz. Bu oran toplam araçların yarısına yakınını oluşturan otomobillerde %30, minibüslerde %25, otobüslerde %34, kamyonetlerde %36, kamyonlarda ise %38 civarında. Motosikletlerde ise bu oran % 1’in de altında. Bizim hesaplamalarımıza göre bu gruptaki araç sahiplerinin (her kişinin tek bir araca sahip olduğu varsayımıyla) ortalama %75’inin herhangi bir kaza anında hem maddi hem de bedeni olarak karşılaşabileceği zararlarını güvence altına almamış olduğunu görüyoruz. Bu da ülkemizde yaklaşık olarak 9,5 milyon kişi demek. 2009 sonu itibariyle zorunlu trafik sigortası verilerini incelediğimizde ise trafiğe kayıtlı yaklaşık 545 bin otomobilin, 66 bin minibüsün, 43 bin otobüsün, 266 bin kamyonetin, 157 bin kamyonun ve 1,57 milyon motosikletin zorunlu trafik sigortası bulunmuyor.”

Betül Sungurlu, insanların genellikle “benim başıma gelmez” diye düşündüğüne ve sigortanın öneminin ancak kaza anında fark edildiğine dikkat çekiyor: “Araç sahiplerinin Türkiye’deki araç kullanma maliyetlerinin motorlu taşıt vergisi ve akaryakıta uygulanan vergiler gibi sebeplerle yüksek olması da isteğe bağlı bir sigorta türü olan kaskonun geri planda kalmasına neden oluyor. Ancak sigorta şirketlerinin çok çeşitli teminatları kombine ederek farklı fiyat seçenekleri ile hazırladığı kasko poliçeleri bulunuyor. Enuygun.com olarak araç sahiplerinin ilgili şirketlerin kasko ürünlerini incelemelerini, asgari teminatlı da olsa bütçelerine uygun bir kasko poliçesi satın alarak risklerini azaltmalarını tavsiye ediyoruz. Biz de Enuygun.com olarak sunduğumuz karşılaştırma hizmetleriyle kullanıcılarımızın zamandan ve paradan tasarruf etmelerini sağlıyoruz.”

Enuygun.com üzerinde araştırılan ortalama kasko priminin 815 TL olduğunu belirten Sungurlu, kasko incelemelerinin %30’unun Türkiye’deki araçların %19’unun bulunduğu İstanbul’dan, incelemelerin %12’sinin ise toplam araçların %8,5’unun bulunduğu Ankara’dan yapıldığını belirtti. Sungurlu, Anadolu’daki diğer şehirlerde kasko oranının büyük şehirlere göre çok daha düşük olduğunu bu sayıların da gösterdiğini ifade etti.

Kaynak: Hürriyet Ekonomi

11 Şubat 2010 Perşembe

En Uygun Kasko İçin Bunlara Dikkat Edin!

Kasko’da fiyat rekabeti bu yıl da sürüyor. Bu rekabetten en çok kazançlı çıkacak olan yine araç sahipleri olacak. Araç sahipleri bu sene de ucuza kasko yaptırma imkanı bulacak. Ancak kasko fiyatları şirketten şirkete olduğu gibi, sürücüden sürücüye göre de değişiyor. Bu yazımızda 2010 yılında kasko sigortalarının durumunu ve bütçenize en uygun kasko ödemesi için dikkat etmeniz gerekenleri paylaşıyoruz.

Araç satışlarında son aylarda büyük bir düşüş gözlemleniyor. Bu düşüş kasko primlerinin de azalmasına neden oldu. Ekonomik krizin finanstan sonra en çok otomobil sektörünü vurması, kasko sigortası sunan sigorta şirketlerini de olumsuz etkiledi.

Özellikle ticari araç grubu satışlarında ciddi düşüşler var ve bu da sigorta pazarının büyüme hızını oldukça yavaşlattı. Kaskoda sigortalanacak araç sayısını artmayınca fiyat rekabeti kızışarak arttı.

Kasko sigortalarında 2007 yılında ortalama 900 TL olan prim, Eylül 2009 sonu itibariyle 750 TL’nin dahi altına düşmüş durumda. Bu da sigorta sektörün kasko açısından zarar yazmasına neden oldu. 2009′un 9 aylık sonuçlarına baktığımızda sigorta firmaları kaskodan 210 milyon liranın üzerinde zarar yazdığını görüyoruz.

Türkiye’de trafiğe tescilli araç sayısı 14 milyon ve bunun sadece % 25′i kasko sigortası kapsamında görünüyor. Aslında bu oranın düşük olmasının kasko fiyatlarıyla pek bir ilgisi yok. Kaskoda fiyat rekabetinden şikayet eden sigortacılar, üstlenilen riske orantılandığında fiyatlarının makul olduğu düşüncesinde.

Kasko fiyatlarının belirlenmesinde dikkat edilmesi gereken en önemli noktanın riski doğru şekilde hesaplamak ve primi buna uygun şekilde belirlemek olduğunu vurguluyor.

Peki Bu Yıl Kasko Fiyatları Artacak Mı?

Sektördeki uzmanlar bu konuda farklı görüşler belirtiyor. Bazı uzmanlar şirketlerin geçen yıl kasko sigortasından zarar etmelerinin sonucu olarak 2010′da sektör genelinde fiyatlar az da olsa artabilir. Ancak prime bağlı rekabet ortamı nedeniyle bu artışın büyük oranlarda olmayacağı düşünülüyor. Nitekim bugünlerde sektör genelinde belirgin bir fiyat artışı gözlenmiyor.

Sadece Primi Dikkate Almayın!

Kasko sigortası poliçesi satın alırken dikkat etmeniz gereken en önemli konu, satın aldığınız teminatları iyi bilme zorunluluğu. Hasar durumunda yaşanabilecek olası memnuniyetsizliklerin önüne geçilebilmesi için fiyattan ziyade hizmet kalitesi ve teminatlara dikkat etmek gerekiyor. Kasko sigortasıyla birlikte sigortalılara sunulan ek hizmetler dikkat edilmesi gereken noktaların başında geliyor.

Kasko sigortasında tüketicinin ilk değerlendirmesi prim konusunda oluyor. Ancak primin düşük olması tek başına tercih nedeni olmamalı. Daha önce başından kötü tecrübeler geçen sigortalılar prim haricindeki etkenlerin öneminin bilincindeler. Oysa pek çok araç sahibi bu ayrıntıları önemsemiyor. Uzmanlara göre, kasko sigortası yaptırma aşamasında tüketicinin dikkat etmesi gereken en önemli nokta, şirketin mali gücü, hizmet anlayışı ve poliçe teminatları kapsamı olmalıdır.

Dikkatli Sür, Ucuz Kasko Öde!

En uygun kasko sigortası prim ödemesi yapabilmek için her şeyden önce kurallara riayet etmek ve dikkatli araç sürmek gerekiyor. Şirket seçiminde ise öncelikle hasarı çabuk ve eksiksiz ödeyenler tercih edilmeli. Poliçede belirtilen araç değeri, yeni araçsa anahtar teslim satış fiyatıyla, ikinci else piyasa fiyatlarıyla aynı olmalı. Ferdi kaza sigortası ve ihtiyari mali mesuliyet sigortasında verilen teminat limitlerine dikkat edilmeli.

Özel şartları dikkatli bir şekilde incelemelisiniz. Poliçede sunulan diğer teminatlara da muhakkak göz atmalısınız. Günümüz sigorta sektöründe artık fiyatlandırmanın müşterinin kişisel özelliklerine göre yapıldığı unutmayın. Bu tarife uygulamalarına geçen sigorta şirketlerinin sayısı her geçen gün artıyor.

Dolayısıyla müşteriyi doğru analiz edebilen ve tanımlayan tarifelere ulaşmak eskisinden daha kolay. Fiyatlandırma yaparken mutlaka müşteri özelliklerini dikkate alan şirketlerle çalışmakta fayda var. En uygun kasko fiyatı alabilmek için olabildiğince eksiksiz bilgi vermek gerekiyor.

Kaynak: En Uygun Kasko İçin Bunlara Dikkat Edin!

17 Kasım 2009 Salı

Kasko Sigortanızı Sorgulayın, Kapanmış Olabilir!

Hazine Müsteşarlığı; Trafik Sigortası, Kasko Sigortası ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Sigortası poliçelerinin TRAMER'in internet sitesinden sorgulanabileceğini belirtti.

Hazine Müsteşarlığı; Trafik Sigortası, Kasko Sigortası ve Zorunlu Karayolu Taşımacılık Sigortası poliçelerinin Trafik Sigortaları Bilgi Merkezi'nin (TRAMER) http://www.tramer.org.tr/ internet sitesinden sorgulanabileceğini belirtti.

Hazine, vatandaşların bilgisi dışında herhangi bir iptal olması halinde ilgili acente veya şirketle görüşülerek yanlışlığın düzeltilebileceği açıkladı. Sigorta Şirketi, Acente No, Poliçe No, Yenileme No, Plaka Numarası gibi veriler girilerek sigortanın durumu hakkında bilgi alınabilecek.